TAKİP ET
Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, su damlası Damlacık ile çıktıkları serüvende su döngüsünü öğrenirler. Bu macera boyunca suyun buharlaşıp bulutlara yükselmesini, yağmur olarak yeryüzüne düşmesini ve yeraltı su yollarını keşfederler. Suyun doğa için ne kadar hayati ve değerli olduğunu anlamaktır. Su kaynaklarını korumanın ve israf etmemenin önemini vurgular.
Bir yaz günü, Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, bahçede neşeyle oyun oynuyorlardı. Güneş tepede parlıyor, kuşlar cıvıldıyordu. İki kardeş, toprağı kazıp bitki ekmeyi ve çiçeklerle konuşmayı çok seviyordu. O gün, büyük bir bulutun gökyüzünde belirdiğini fark ettiler. Bulut gittikçe büyüdü ve koyulaştı. Bir süre sonra ilk yağmur damlaları düşmeye başladı.
Ömer Faruk, “Hadi, Ahmet Çınar! Yağmurda oynamak çok eğlenceli olacak!” diye heyecanla bağırdı.
Ahmet Çınar da abisinin peşinden koşarak yağmurun altına girdi. İki kardeş, yağmurun altında koşup zıplarken, bir yağmur damlası omuzlarına düştü. Ancak bu sıradan bir damla değildi. Damlacık parlıyor ve konuşuyordu.
“Merhaba çocuklar! Benim adım Damlacık. Sizleri bir serüvene davet etmek istiyorum,” dedi parlak damla.
Ömer Faruk ve Ahmet Çınar şaşkınlıkla durdular. Konuşan bir yağmur damlası mı? Bu çok ilginçti!
“Serüven mi? Nasıl bir serüven?” diye sordu Ömer Faruk merakla.
Damlacık gülümsedi. “Sizlere su döngüsünü ve doğadaki rolümü göstermek istiyorum. Sizlerle birlikte gökyüzüne çıkacağız, bulutlara ulaşacağız ve toprağa geri döneceğiz.”
Ahmet Çınar heyecanla, “Evet! Hadi gidelim!” diye bağırdı.
Damlacık, iki kardeşi etrafında dönerken birdenbire onları minik damlacıklar haline dönüştürdü. Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, artık küçük damlalar olarak Damlacık ile birlikte bulutlara doğru yükseliyorlardı.
Çocuklarınızın seveceği bir masal olabilir: Osman Şahin ve Dinozor Dostları
Gökyüzünde, büyük beyaz bulutların arasında uçarken, Damlacık onlara su buharının nasıl oluştuğunu ve bulutların nasıl meydana geldiğini anlattı. Güneşin sıcaklığı, göllerden, nehirlerden ve denizlerden su buharını yükseltir ve buhar, gökyüzünde bulutlar halinde toplanırdı.
“Bakın, işte bu bizim ilk durağımız,” dedi Damlacık, büyük bir bulutun içine girerken.
Bulutun içinde, binlerce minik su damlası dans ediyordu. Her biri parlak ve neşeliydi. Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, bu dansa katıldılar ve bulutun içinde uçuşan su damlalarıyla oynadılar.
Bir süre sonra, Damlacık, “Şimdi yağmur olma zamanı,” dedi. “Toprağa dönüp bitkileri ve hayvanları besleyeceğiz.”
Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, Damlacık’ın peşinden buluttan düşmeye başladılar. Tekrar yağmur damlası olarak yeryüzüne dönerken, ağaçların yapraklarına, çiçeklerin taç yapraklarına ve toprağa düştüler. Ömer Faruk, bir yaprağın üzerine kondu ve yaprağın yüzeyinde kayarken, suyun bitkiler için nasıl önemli olduğunu anladı. Ahmet Çınar ise toprağa düşen bir damla oldu ve suyun toprağa nasıl nüfuz ettiğini, köklere nasıl ulaştığını öğrendi.
Damlacık, “İşte bu, suyun bitkileri nasıl beslediğidir. Su, köklerden gövdeye ve yapraklara kadar taşınır. Bu şekilde bitkiler büyür ve gelişir,” diye açıkladı.
Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, suyun ne kadar önemli olduğunu anladılar. Bitkilerin su olmadan yaşayamayacağını ve suyun doğadaki döngüsünün ne kadar hayati olduğunu öğrendiler.
Bir süre sonra, Damlacık tekrar konuştu: “Şimdi bir başka dönüşüme hazır olun. Bu kez yeraltına gideceğiz.”
Damlacık’ın peşinden, yeraltına doğru bir yolculuğa çıktılar. Toprağın derinliklerine indiklerinde, yeraltı su yollarını ve akiferleri keşfettiler. Bu gizli su yolları, yüzeyin altında dolaşarak nehirleri, gölleri ve denizleri beslerdi.
“Yeraltı su yolları, doğanın saklı damarlarıdır,” dedi Damlacık. “Bu sular, kuraklık zamanlarında bile bitkileri ve hayvanları besler.”
Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, yeraltı dünyasında dolaşırken, suyun yeryüzünde nasıl dolaştığını ve yaşamın devamlılığını nasıl sağladığını anlamaya başladılar. Sonunda, bir yeraltı nehriyle yeryüzüne geri döndüler ve tekrar normale döndüler.
İki kardeş, Damlacık’a teşekkür ettiler. “Bu harika bir serüvendi,” dedi Ömer Faruk. “Artık suyun ne kadar önemli olduğunu çok daha iyi anlıyoruz.”
Ahmet Çınar da gülümseyerek, “Evet, her damlanın ne kadar değerli olduğunu öğrendik,” dedi.
Damlacık, “Sizlere doğanın sırlarını göstermek benim için büyük bir zevkti. Unutmayın, su hayattır. Onu koruyun ve israf etmeyin,” diyerek vedalaştı.
Ömer Faruk ve Ahmet Çınar, eve döndüklerinde ailelerine yaşadıkları macerayı anlattılar. Artık suyu daha dikkatli kullanacaklarına ve doğayı korumak için ellerinden geleni yapacaklarına söz verdiler.
Çocuklarınız için Ücretsiz isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.
Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi masalın altına yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!
Masal okuma çocukların dil becerilerini geliştirir ve kelime dağarcıklarını genişletir.
Masallar, çocukların hayal güçlerini geliştirir ve onları farklı dünyalara götürerek keşfetmelerini sağlar. Çocuklara empati kurma becerisi kazandırır ve karakterlerin duygularını anlamalarına yardımcı olur.
Uyku masalları, çocukların sakinleşip rahatlamasına ve huzurlu bir uykuya dalmasına yardımcı olur.