TAKİP ET
Doğanın güzellikleri ve enerjik maceralar, çocukların keşif arzularını besler ve onlara neşe, dostluk ve mutluluk getirir. Sâlih Baran’ın ormanda geçirdiği gün, doğayla uyum içinde yaşamanın ve doğanın sunduğu küçük mutlulukların kıymetini bilmenin önemini vurgular. Enerji ve merakla doğayı keşfeden Sâlih Baran, her gününü yeni deneyimlerle ve arkadaşlıklarla zenginleştirir.
Bir zamanlar, küçük bir köyde yaşayan, sürekli gülen ve enerjisi hiç bitmeyen bir çocuk vardı. Adı Sâlih Baran’dı. Sâlih Baran, her sabah uyanır uyanmaz dışarı çıkıp koşmak, zıplamak ve doğayı keşfetmek isterdi.
Bir sabah, güneşin ışıkları odasını aydınlatırken Sâlih Baran yataktan fırladı. Annesine hızlıca kahvaltısını bitirip ormana gitmek için izin istedi. Annesi, ona bir sepet içinde sandviçler ve meyveler hazırladı ve dikkatli olması konusunda uyardı.
Sâlih Baran, neşeyle ormanın yolunu tuttu. Ormanın girişine vardığında derin bir nefes alıp “Macera başlasın!” diye bağırdı. Koşarak ağaçların arasına daldı. İlk karşılaştığı şey, büyük bir ağacın dalları arasında hoplayıp zıplayan sincaplardı. Sâlih Baran, sincablara el salladı ve onlara katılarak dallar arasında tırmandı.
Sâlih Baran, bir daldan diğerine atlayarak ilerlerken yere düştü ama hemen ayağa kalkıp gülerek “Bu harikaydı!” dedi. Yürümeye devam ederken, çimenlerin arasında oynayan bir grup tavşan gördü. Tavşanlarla oynamak için yanlarına koştu ve zıplayarak onlara katıldı. Tavşanlar da Sâlih Baran’ın enerjisiyle neşelendi ve birlikte bir süre hopladılar.
Ormanın içinde ilerlerken, bir derenin sesi Sâlih Baran’ın dikkatini çekti. Koşarak dereye doğru gitti ve suyun kenarına vardığında ayakkabılarını çıkarıp suya girdi. Ayaklarını serinletirken neşeyle gülüyor ve suyun içindeki küçük balıklarla oynuyordu.
Derken, büyük bir kayanın üzerinde güneşlenen bir grup kurbağa gördü. Kurbağaların yanına gidip onlara “Merhaba kurbağalar! Ben Sâlih Baran. Sizinle arkadaş olabilir miyim?” dedi. Kurbağalar da ona gülümseyerek zıplamaya başladılar. Sâlih Baran, kurbağalarla birlikte zıplarken büyük bir neşe içindeydi.
Daha sonra, dere kenarında oturmuşken ormanın derinliklerinden gelen bir müzik sesi duydu. Merakla müziğin kaynağını bulmak için koşmaya başladı. Koşarken bir grup kuşun ağaç dalları arasında melodik bir şekilde öttüğünü fark etti. Sâlih Baran, kuşların şarkısına eşlik ederek dans etmeye başladı. Kuşlar da Sâlih Baran’ın enerjisine hayran kalmışlardı.
Sâlih Baran, gün boyunca ormanda koştu, zıpladı, tırmandı ve doğanın tadını çıkardı. Yorulduğunda ise sepetindeki sandviçleri yedi ve meyveleri afiyetle mideye indirdi. Güneş batmaya başladığında, Sâlih Baran ormanın girişine doğru yürümeye başladı. Yolda, elinde bir çiçekle annesine teşekkür etmek için topladığı çiçekleri hatırladı.
Eve vardığında annesi onu kapıda bekliyordu. Sâlih Baran, annesine ormanda geçirdiği harika günü ve yeni arkadaşlarını anlattı. Annesi, Sâlih Baran’ın bu enerjisi ve doğaya olan sevgisi karşısında gülümsedi ve ona sarıldı.
Sâlih Baran, o gece yatağa yattığında doğanın güzelliklerini ve enerjik macerasını düşünerek uykuya daldı. Rüyasında yine ormanda koşuyor, zıplıyor ve güler yüzüyle yeni maceralara atılıyordu.
Ve böylece, küçük Sâlih Baran her gün doğada yeni maceralar yaşayarak enerjisini doğayla paylaşmaya devam etti.
Çocuklarınız için Ücretsiz isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.
Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi masalın altına yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!
Masal okuma çocukların dil becerilerini geliştirir ve kelime dağarcıklarını genişletir.
Masallar, çocukların hayal güçlerini geliştirir ve onları farklı dünyalara götürerek keşfetmelerini sağlar. Çocuklara empati kurma becerisi kazandırır ve karakterlerin duygularını anlamalarına yardımcı olur.
Uyku masalları, çocukların sakinleşip rahatlamasına ve huzurlu bir uykuya dalmasına yardımcı olur.