TAKİP ET
Ertuğrul’un maceracı ruhu ve Zeynep’in temkinli yaklaşımı, birbirlerini destekleyerek korkularını aşmalarına ve yeni şeyler keşfetmelerine yardımcı olur. Arkadaşlık ve kardeşlik ilişkilerinin zorlukları aşmak ve yeni deneyimler yaşamak için nasıl önemli olduğunu vurgular.
Bir gün Ertuğrul, odasında uzay gemisi oyuncağıyla oynarken Zeynep yanına geldi. Ertuğrul ona dönüp, “Zeynep, sence uzayda ne var?” diye sordu.
Zeynep gözlerini kocaman açtı, “Belki yıldızlar, gezegenler, hatta belki de uzaylılar!” dedi ama biraz ürkekti.
Ertuğrul heyecanla ayağa fırladı, “Hadi o zaman, uzaya gidelim! Kendi uzay gemimizi yapalım ve keşfe çıkalım!” diye bağırdı.
Zeynep tereddüt etti, “Ama uzay çok büyük ve korkutucu olabilir…” dedi.
Ertuğrul onun elini tuttu, “Merak etme Zeynep, ben yanındayım. Beraber gidersek hiçbir şeyden korkmamıza gerek yok.”
Beraberce büyük bir karton kutu buldular, onu renklendirdiler, üstüne düğmeler çizdiler ve kendi uzay gemilerini hazırladılar. Zeynep bir uzay kaskı taktı, Ertuğrul ise bir pilot şapkası.
“Hazır mısın, kaptan Zeynep?” diye sordu Ertuğrul. Zeynep biraz tereddütle başını salladı ama Ertuğrul’un cesareti ona da cesaret verdi.
Ertuğrul “5… 4… 3… 2… 1… Başla!” diye geri saydı ve kutunun içine zıpladılar. Gözlerini kapattılar ve kendilerini uzayda hayal ettiler.
Birden bire, etraflarında yıldızlar parlamaya başladı, göklerde rengârenk gezegenler dönüyordu. Ertuğrul uzay gemisinin düğmelerine bastı ve hızla bir gezegene doğru uçmaya başladılar. Bu gezegenin adı Renkli Gezegen’di, çünkü her tarafı rengârenk çiçeklerle kaplıydı.
Zeynep, “Bu gezegen çok güzel, ama ya tehlikeli yaratıklar varsa?” diye sordu.
Ertuğrul güldü, “Merak etme Zeynep, bu gezegen sadece dost canlısı uzay tavşanlarıyla dolu!” dedi. Ve gerçekten de, biraz ileride pofuduk ve parlak kulaklı tavşanlar zıplayarak yanlarına geldiler.
Tavşanlardan biri, “Hoş geldiniz, uzayın cesur kaşifleri!” dedi. Zeynep ve Ertuğrul şaşkınlıkla birbirlerine baktılar ama sonra gülümseyerek tavşanları selamladılar.
Tavşan, “Size uzayın en gizli yerlerini göstermek isteriz, gelin bizimle,” dedi.
Ertuğrul ve Zeynep, tavşanların peşine takıldılar. Beraberce gökyüzünde uçan balon balıkları gördüler, sonra parlak ay taşlarıyla dolu bir vadide yürüdüler. Zeynep artık korkmuyor, her şeyi merakla inceliyordu.
Sonunda, tavşanlar onları uzayın en güzel yerine götürdüler: Bir göktaşı şelalesi! Parlak yıldızlardan akan bu su, gece gökyüzünü aydınlatan binlerce minik ışık gibi parlıyordu.
Zeynep, “Bu gördüğüm en güzel şey!” dedi.
Ertuğrul da başını sallayarak, “Evet, Zeynep. Uzayda keşfedecek daha çok şey var ama birlikte olursak her şey çok daha eğlenceli ve güvenli!” dedi.
Zeynep de kardeşine sarıldı ve birlikte, tavşanlara el sallayarak kendi uzay gemilerine geri döndüler. Gözlerini açtıklarında yine odalarındaydılar ama yaşadıkları macerayı asla unutmayacaklardı.
Ve o günden sonra Ertuğrul ve Zeynep, her gece kendi küçük uzay gemilerine binip yeni maceralara çıkmaya devam ettiler.
Çocuklarınız için Ücretsiz isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.
Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi masalın altına yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!
Masal okuma çocukların dil becerilerini geliştirir ve kelime dağarcıklarını genişletir.
Masallar, çocukların hayal güçlerini geliştirir ve onları farklı dünyalara götürerek keşfetmelerini sağlar. Çocuklara empati kurma becerisi kazandırır ve karakterlerin duygularını anlamalarına yardımcı olur.
Uyku masalları, çocukların sakinleşip rahatlamasına ve huzurlu bir uykuya dalmasına yardımcı olur.