İsme Özel Masallar, 2 Yaş Masalları, 3 Yaş Masalları, 4 Yaş Masalları, 5 Yaş Masalları, 6 Yaş Masalları, Doğa ve Çevre Masalları, Fantastik Masallar, Hayvan Masalları, Uyku Masalları

Barlas ve Ormanın Sihirli Dostları

Barlas ve Ormanın Sihirli Dostları masal oku
TAKİP ET

Barlas’ın maceraları, çocuklara doğayı ve hayvanları sevmenin, korumanın ve onların işlevlerinin ne kadar önemli olduğunu öğretir.

Bir varmış, bir yokmuş… Yemyeşil ağaçların ve rengarenk çiçeklerin süslediği büyülü bir ormanın kenarında, sarı saçları güneş gibi parlayan Barlas adında tatlı bir çocuk yaşarmış. Barlas, hayvanlarla oynamayı ve doğayı keşfetmeyi çok severmiş. Her sabah, kuşların cıvıltısını dinleyerek uyanır, penceresinden gördüğü kelebekleri takip etmek için sabırsızlanırmış.

Bir gün, Barlas ormanın içine doğru küçük bir keşfe çıkmaya karar vermiş. Annesi ona ormanda dikkatli olması gerektiğini ve doğadaki canlılara zarar vermemesi gerektiğini hatırlatmış. Yanına küçük sırt çantasını ve en sevdiği büyüteci alarak yola koyulmuş.

İlk olarak, büyük bir meşe ağacının altında, ormanda yiyecek arayan bir sincapla karşılaşmış. Sincap telaşla yerden cevizleri toplarken, Barlas ona nazikçe yaklaşmış. “Merhaba, küçük dostum! Sana yardım edebilir miyim?” demiş. Sincap sevinçle kuyruğunu sallayarak Barlas’a teşekkür etmiş. Barlas, sincabın cevizleri toplamasına yardımcı olurken, sincap ona cevizlerin nasıl ağaçları büyüttüğünü ve doğanın nasıl sürekli kendini yenilediğini anlatmış. Barlas, cevizlerin toprağa düşüp yeni ağaçlara dönüştüğünü öğrendiğinde çok heyecanlanmış.

Yollarına devam ederken, karşılarına küçük bir tavşan çıkmış. Tavşan, “Barlas, sihirli çiçekleri görmek ister misin? Onlar gece parlayarak yolu aydınlatır ve arılar onlardan bal yapar!” demiş. Barlas ve tavşan birlikte çiçeklerin olduğu güzel bir açıklığa gitmişler. Orada kırmızı, sarı, mor çiçekler arasındaki arıları izlerken, Barlas arıların çiçeklerden nektar toplayarak bal yaptıklarını öğrenmiş. Tavşan, “Arılar olmasa çiçekler büyüyemez, meyveler oluşamaz!” demiş. Barlas, arıların ne kadar önemli olduğunu anlamış ve onları hiç rahatsız etmeden izlemeye karar vermiş.

Biraz daha ilerlediklerinde, minik bir su birikintisine ulaşmışlar. Burada kurbağalar hoplayıp zıplıyor, suyun kenarındaki kelebekler su içiyormuş. Barlas, kelebeklerin narin kanatlarını büyüteciyle incelerken onların bir zamanlar tırtıl olduğunu ve zamanla güzel bir kelebeğe dönüştüğünü öğrenmiş. Kurbağalar ise ona suyun ne kadar önemli olduğunu ve suyun tüm canlılar için bir yaşam kaynağı olduğunu anlatmış.

Barlas ormanın derinliklerine doğru ilerledikçe, hayvanların ve doğanın birbirine nasıl bağlı olduğunu, her canlının kendi görevini yerine getirerek doğanın dengesini sağladığını fark etmiş. Geyiklerin yaprakları temizlediğini, tilkilerin toprağı kazdığını ve kuşların tohumları taşıyarak yeni bitkilerin büyümesine yardımcı olduklarını öğrenmiş.

Gün sonunda Barlas, hayvan dostlarına teşekkür edip eve dönerken şöyle düşünmüş: “Doğa, hepimizin evi ve her canlı bir mucize! Onları korumak ve sevmek, en büyük görevimiz.”

Barlas, doğayı keşfetmenin ne kadar güzel olduğunu ve hayvanlarla dost olmanın onları ne kadar mutlu ettiğini her gün yeniden hatırlayarak ormanın sihirli dünyasında maceralarına devam etmiş. Ve böylece, Barlas’ın her günü yepyeni bilgilerle ve neşeyle dolu geçmiş.

Gökten üç elma düşmüş: Biri doğayı seven çocukların başına, biri hayvan dostlarına, biri de bu masalı dinleyen güzel kalpli miniklere…

Çocuklarınız için isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.

Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir