İsme Özel Masallar, 10 Yaş Masalları Oku, 7 Yaş Masalları, 8 Yaş Masalları Oku, 9 Yaş Masalları Oku, Fantastik Masallar, Macera Masalları, Uyku Masalları

Azra ve Osman’ın Büyülü Zaman Saati

Azra ve Osman’ın Büyülü Zaman Saati masal oku

Azra ve Osman, zamanı keşfederek geçmişin savaşlarla dolu olduğunu, geleceğin ise teknolojinin insan ilişkilerini zayıflatabileceğini öğrendiler. Bu masal bize, her anın kıymetini bilmemiz gerektiğini ve insan ilişkilerinin, dostlukların teknolojiden daha önemli olduğunu anlatıyor.

Bir zamanlar, kıvırcık saçlı ve gamzeli Azra ile onun meraklı ve maceraperest ağabeyi Osman, büyülü bir ormanın kenarında yaşayan iki kardeşti. Azra, tombul yanaklarıyla her zaman neşeli ve hayalperestti, Osman ise kendinden emin ve her türlü gizemi çözmeye bayılırdı. İkisi de birlikte oynamaktan büyük keyif alırlardı. Ancak o gün, hayatlarını değiştirecek bir maceraya atılacaklarından haberleri yoktu.

Bir sabah, Azra ve Osman ormanın derinliklerinde keşfe çıkmaya karar verdiler. Ormanın en derin köşesinde kimsenin gitmediği bir mağara olduğu söylenirdi. İki kardeş, meraklarına yenik düşüp bu mağarayı bulmaya karar verdiler. Ellerinde küçük bir harita, sırtlarında çantalarıyla yola çıktılar. Yol boyunca kuşların cıvıltısı, yaprakların hışırtısı ve tatlı rüzgarın fısıltıları onlara eşlik ediyordu.

Uzun bir yürüyüşün ardından, sonunda mağaranın gizemli girişine ulaştılar. Mağara karanlık ve serin, ancak içeriden gelen hafif bir ışık huzmesi oldukça merak uyandırıcıydı. Osman cesurca Azra’ya baktı ve “Azra, hadi içeri girelim. Belki burada gizli bir hazine buluruz!” dedi.

Azra biraz tedirgin olsa da ağabeyine güvenerek onu takip etti. Mağaranın içinde yürürken, karşılarına altın renginde bir ışıkla parıldayan eski bir saat çıktı. Bu, sıradan bir saat değildi; üzerinde harfler ve sembollerle dolu bir zaman saatiydi. Osman saate dokunduğu an, saatten çıkan büyülü bir ses yankılandı:

“Bu saat zamanı kontrol eder. Kim ona dokunursa, geçmişe ya da geleceğe yolculuk yapabilir.”

Azra ve Osman heyecanla birbirlerine baktılar. “Osman, acaba hangi zamana gitsek?” dedi Azra hayal dolu gözleriyle. Osman gülümsedi, “Tabii ki geleceğe! Belki orada neler olacağını öğrenebiliriz.”

Azra ve Osman ellerini saate birlikte koydular ve bir anda etraflarında dönmeye başlayan renkli ışıklar onları bambaşka bir yere sürükledi. Gözlerini açtıklarında, kendilerini devasa, parıldayan binaların olduğu bir şehirde buldular. Hava araçları gökyüzünde süzülüyor, robotlar sokaklarda yürüyordu. Geleceğe gelmişlerdi!

İlk başta her şey çok büyüleyiciydi. Osman etrafındaki teknolojik harikaları hayranlıkla izliyor, Azra ise geleceğin kıyafetlerine bakıyordu. Ancak bir şey dikkatlerini çekti: İnsanlar sürekli acele ediyor, birbirleriyle neredeyse hiç konuşmuyorlardı. Herkes sadece işine odaklanmıştı ve kimse gülümsemiyordu. Azra biraz üzüldü, “Osman, burada kimse mutlu değil gibi. Herkes çok meşgul görünüyor.”

Osman, kardeşinin haklı olduğunu fark etti. İnsanlar teknolojinin içinde kaybolmuş, birbirleriyle vakit geçirmeyi unutmuş gibiydi. O an, gelecekte insan ilişkilerinin zayıflayabileceğini düşündüler. Osman, “Azra, belki de zamanla teknolojiyi bu kadar abartmamalıyız. İnsanlar birbirlerine vakit ayırmalı, birlikte oyunlar oynamalı,” dedi.

İkisi de bu yeni dünyada fazla kalmak istemediler ve zamanı geri almak için tekrar saate dokundular. Ancak saat bu sefer onları geleceğe değil, çok çok eskilere, geçmişe götürdü. Gözlerini açtıklarında, büyük bir krallığın tam ortasındaydılar. Tahtta oturan koca bir kral ve etrafında atlı askerler vardı. İnsanlar basit kıyafetler içinde, ellerinde zırhlar ve kılıçlarla yürüyordu. Bu dünya ise bambaşkaydı; hiçbir teknoloji yoktu, insanlar savaşlar için hazırlanıyordu.

Azra, “Osman, bu zamanda da çok fazla kavga var. İnsanlar birbirine yardım etmek yerine sürekli savaş yapıyorlar,” dedi üzgün bir şekilde.

Osman, krallığın soğuk havasını hissedince, “Evet, insanlar geçmişte birbirleriyle sürekli savaşmış. Belki de o yüzden barışın ve dostluğun ne kadar önemli olduğunu öğrenmişizdir,” dedi. İki kardeş, geçmişte yaşamanın zorluklarını da gördü ve dostluğun, barışın ne kadar değerli olduğunu anladılar.

Sonunda Osman ve Azra, zaman saatini tekrar kullanarak evlerine dönmeye karar verdiler. Eve döndüklerinde, yaşadıkları zamanı çok daha değerli gördüler. Geçmişin zorluklarını ve geleceğin tehlikelerini gördükten sonra, yaşadıkları anda mutlu olmanın ve birbirlerine vakit ayırmanın en önemli şey olduğunu anladılar.

Çocuklarınız için isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.

Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir