İsme Özel Masallar, 2 Yaş Masalları, 3 Yaş Masalları, 4 Yaş Masalları, Bebek Masalları, Doğa ve Çevre Masalları, Uyku Masalları

Yusuf Asaf ve Ateş’in Gökyüzü Macerası

Yusuf Asaf ve Ateş Gökyüzü macerası masal oku

Yusuf Asaf ve Ateş, pilot olmanın sadece gökyüzünde uçmak değil, doğayı keşfetmek ve ona saygı duymak olduğunu öğrenirler.

Bir varmış, bir yokmuş… Uzaklarda bir ormanda, Yusuf Asaf adında küçük bir çocuk yaşarmış. Yusuf Asaf’ın kahverengi gözleri, siyah saçları ve doğaya karşı büyük bir sevgisi varmış. O, sürekli etrafını keşfeder, ağaçları, kuşları, ve gökyüzündeki bulutları seyredermiş. Yusuf Asaf’ın bir de çok sevdiği küçük kardeşi Ateş varmış. Ateş henüz bir yaşındaymış ama abisine büyük bir hayranlık duyar, onun peşinden her yere gidermiş.

Yusuf Asaf’ın en büyük hayali ise bir gün pilot olmakmış. Gökyüzünde özgürce uçan uçakları her gördüğünde gözleri parıldar, “Bir gün ben de gökyüzünde uçacağım!” dermiş. Ateş de Yusuf Asaf’ı dinler ve küçük ellerini kanat gibi açarak uçmaya çalışırmış.

Bir gün, Yusuf Asaf ve Ateş, bahçede oyun oynarken, gökyüzünden gelen garip bir ses duymuşlar. Kafalarını kaldırdıklarında, gözlerine inanamamışlar! Bir uçak, tam da onların yaşadığı ormanın üzerinde daireler çiziyormuş. Uçak, parlak bir şekilde güneşin altında parlıyor ve adeta onları çağırıyormuş.

Derken uçağın içinden bir ses duyulmuş: “Merhaba küçük pilotlar! Gökyüzünde uçmak ister misiniz?”

Yusuf Asaf hemen heyecanla yerinden fırlamış ve Ateş’i elinden tutarak uçağa doğru koşmaya başlamış. Uçağın yanında duran sevimli bir baykuş kaptan onları selamlamış. Baykuşun üzerinde parlak bir pilot şapkası varmış ve gözleri bilgece parlıyormuş.

“Ben Kaptan Baykuş,” demiş. “Bugün sizi pilot yapmaya geldim. Gökyüzünde uçmaya ne dersiniz?”

Yusuf Asaf’ın gözleri kocaman açılmış, kalbi sevinçle çarpmış. “Pilot mu olacağız? Gerçekten mi?” diye sormuş.

Kaptan Baykuş gülümsemiş ve uçağın kapısını açarak onları içeri davet etmiş. “Elbette! Bugün bu uçak sizin olacak. Gökyüzünde dolaşıp bulutların arasında özgürce uçacaksınız. Ama unutmayın, doğanın güzelliklerini de keşfedeceksiniz.”

Yusuf Asaf ve Ateş, uçağın içine binip pilot koltuklarına oturmuşlar. Yusuf Asaf kaptan pilot, Ateş ise küçük yardımcı pilot olmuş. Ellerinde minik kumandalar, uçakla havalanmaya hazırmışlar.

Kaptan Baykuş, onlara nasıl uçacaklarını anlatırken, “Gökyüzü büyük bir oyun alanı, ama doğaya saygı göstermeliyiz. Ormanların üzerinden uçarken ağaçlara dikkat edin, denizlerin üzerinde uçarken balıkların ve kuşların yolunu kapatmayın. Hep doğayı koruyun, tamam mı küçük pilotlar?” diye nasihat etmiş.

Yusuf Asaf ve Ateş başlarını sallamışlar, “Tamam!” demişler ve uçak yavaşça havalanmış. İlk başta biraz heyecanlanmışlar ama gökyüzüne çıkınca bulutların yumuşaklığı onları rahatlatmış.

“Yusuf Asaf, şu büyük dağlara bak!” diye bağırmış Ateş. “Orada kartallar var!”

Yusuf Asaf da gülümseyerek cevap vermiş, “Evet! Onlar da bizim gibi gökyüzünün pilotları.”

Uçak, ormanın üzerinden geçerken Yusuf Asaf aşağıya bakmış ve ağaçların arasında küçük bir dere görmüş. “Kaptan Baykuş, oraya inebilir miyiz? Belki o derede güzel bir macera bizi bekliyordur.”

Kaptan Baykuş başını sallamış. “Elbette! Pilotların keşfetme ruhu vardır. Eğer bir yeri merak ediyorsanız, orayı keşfetmelisiniz.”

Yusuf Asaf, uçağı dikkatlice dere kenarına doğru indirmiş. İndiklerinde, dere kenarında pırıl pırıl parlayan taşlar görmüşler. Ateş hemen taşları incelemeye başlamış, Yusuf Asaf ise suyun şırıltısını dinlemiş. Sanki dere onlara bir hikâye anlatıyormuş.

“Bu taşlar sihirli olabilir mi?” diye sormuş Ateş.

Kaptan Baykuş gülümsemiş. “Her şey olabilir, doğada her an bir sürpriz vardır. Ama en büyük sihir doğanın kendisidir.”

Bir süre sonra tekrar uçağa binip havalanmışlar. Bu kez denizin üzerine doğru yol almışlar. Mavi suların üzerinde uçarken deniz kaplumbağaları ve yunuslar onlara eşlik etmiş. Yusuf Asaf ve Ateş, suyun üzerinde süzülürken, gökyüzü ve deniz arasındaki uyumu hissetmişler.

Yusuf Asaf, “Doğanın bu kadar güzel olduğunu hiç fark etmemiştim,” demiş hayranlıkla. “Pilot olmak sadece uçmak değil, aynı zamanda doğayı keşfetmek demekmiş.”

Ateş de başını sallamış. “Evet abi, gökyüzünde olmak çok güzel ama doğanın içindeki bu huzur da çok önemli.”

Kaptan Baykuş, çocuklara bakmış ve kanatlarını çırparak, “İşte şimdi gerçek pilotlar oldunuz,” demiş. “Pilot olmak sadece bir meslek değil, aynı zamanda doğaya saygı duymaktır.”

Gün batımına yaklaşırken, Yusuf Asaf ve Ateş, uçağı yavaşça geri indirmişler. Kaptan Baykuş, onları ormana geri bırakırken, “Bu macera burada bitmiyor,” demiş. “Her zaman gökyüzüne çıkabilir, yeni keşifler yapabilirsiniz. Doğa sizi bekliyor, küçük pilotlar.”

Yusuf Asaf ve Ateş, o gün eve dönerken hem pilot olmanın hem de doğayla iç içe olmanın ne kadar değerli olduğunu anlamışlar. Artık her uçak gördüklerinde, doğaya nasıl daha fazla saygı gösterebileceklerini düşünürlermiş.

Çocuklarınız için isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.

Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir