2-5 yaş çocuklar için uygun, eğitici ve eğlenceli bir hikaye. Çocukların doğayı koruma bilincini geliştirecek ve hayal gücünü harekete geçirecek bir masal.
Pera’nın en sevdiği şey, bahçede pembe bisikletiyle dolaşmaktı. Bir sabah, bisikletin pedallarını çevirirken hafif bir ses duydu: “Pera, maceraya çıkmaya hazır mısın?” Pera önce şaşırdı, sonra heyecanla sordu: “Nasıl yani? Bir bisiklet konuşabilir mi?” Pembe bisiklet kıkırdayarak, “Ben sıradan bir bisiklet değilim, hadi beni takip et!” dedi.
Pera, bisikletine sıkıca tutundu ve birden tekerlekler parıldamaya başladı. Bisiklet havalandı, gökyüzünde süzülmeye başladı. Pera, rüzgarı saçlarında hissederken altlarında uzanan renkli dünyayı izliyordu. Kuşlar eşlik ederek ona yol gösteriyordu. “Renkler Diyarı’na gidiyoruz,” dedi kuşların lideri.
Pera ve bisikleti, rengarenk çiçeklerin büyüdüğü bir diyara indi. Çiçekler o kadar büyüktü ki, Pera kendini bir kelebek kadar küçük hissetti. Burada bir arıyla tanıştı. Arı, “Pera, çiçeklerimizin renkleri solmaya başladı. Yardım edebilir misin?” diye sordu. Pera, arıya yardım etmek için hemen plan yapmaya karar verdi.
Arı, çiçeklerin yeniden canlanması için Gökkuşağı Deresi’nden su getirilmesi gerektiğini söyledi. Ancak dere çok uzaktaydı ve yolu tehlikeliydi. Pera, cesurca bisikletine bindi ve “Hadi, yapabiliriz!” dedi. Pembe bisikleti ona cesaretle eşlik etti.
Yol boyunca Pera, derin bir ormandan geçti. Ormanda bir sincapla karşılaştı. Sincap, “Gökkuşağı Deresi’ne giden yol buradan geçiyor, ama dikkat et, burada rüzgar perileri var,” dedi. Rüzgar perileri Pera’nın hızını test etmek istiyordu. Pera, bisikletiyle hızlıca pedal çevirerek perileri geride bıraktı.
Sonunda Gökkuşağı Deresi’ne ulaştılar. Dere, yedi rengin parladığı büyülü bir ırmak gibiydi. Pera, yanındaki minik şişeye su doldurdu ve geri dönmek için hazırlandı. Fakat geri dönüş yolu daha da zordu.
Dönüş yolunda karanlık bulutlar toplandı ve bir fırtına başladı. Pera korktu ama bisikleti ona, “Korkma, birlikte başaracağız,” dedi. Pera bisikletinin cesaret verici sesiyle yoluna devam etti ve fırtınayı atlattılar.
Pera, Gökkuşağı Deresi’nden getirdiği suyu çiçeklere döktü. Çiçekler bir anda yeniden canlandı ve rengarenk açmaya başladı. Çiçek Krallığı’nda yaşayan herkes Pera’ya teşekkür etti. Arı ona büyülü bir çiçek verdi: “Bu çiçek, cesaretini ve iyiliğini sembolize ediyor,” dedi.
Pera ve bisikleti, çiçekler canlandıktan sonra ormanda ilerlerken tüm hayvanlar ona bir şarkı söyledi. Kuşlar, sincaplar, kelebekler hepsi bir araya gelip Pera’ya minnetlerini sundular. “Sen bizim kahramanımızsın!” dediler.
Macera burada bitmedi. Pera ve bisikleti, birdenbire deniz kıyısına doğru uçmaya başladı. Denizin mavi suları, pembe bir gökyüzüyle buluşuyordu. Burada yunuslar Pera’yı karşıladı ve ona deniz altındaki pembe mercanları gösterdi.
Pera, deniz altında mercanların zarar gördüğünü fark etti. Yunuslara yardım etmek için denizin diplerinden çöpleri topladı ve mercanların yeniden parlamasını sağladı. Deniz, ona parlayan bir deniz kabuğu hediye etti.
Pera, pembe bisikletiyle gökyüzüne yükseldi ve eve doğru uçmaya başladı. Yol boyunca gördüğü manzaralar ve tanıştığı arkadaşları düşünerek gülümsedi. Pembe bisiklet ona, “Her zaman doğayı korumayı unutma, Pera,” dedi.
Pera sabah uyandığında macerasının bir rüya mı yoksa gerçek mi olduğunu düşündü. Ama yatağının yanında büyülü çiçek ve parlayan deniz kabuğunu bulduğunda her şeyin gerçek olduğunu anladı. Pembe bisikletine bakarak fısıldadı: “Hazır ol, daha nice macera bizi bekliyor!”
Çocuklarınız için isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.
Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!
