TAKİP ET
Uzay ve Uraz, uzay kitaplarını okurken bir roketle Güneş Sistemi’ne yolculuk yaparlar. Güneş’in rehberliğinde gezegenleri tanır, onların özelliklerini öğrenirler. Bu macera, çocukların öğrenme ve keşfetme isteğiyle evrenin sırlarını keşfetmelerini anlatır.
Bir varmış, bir yokmuş… Uzak diyarların ötesinde, kahramanlarımız Uzay ve minik kardeşi Uraz, en sevdikleri kitaplarını okumak için bir araya gelmişler. Bu kitaplar, rengârenk roketlerin, parlayan yıldızların ve gizemli gezegenlerin dünyasını anlatıyordu. Uzay, “Hadi, roketi fırlatalım!” dedi heyecanla. Uraz da minik elleriyle roket düğmesine bastı, ve birden kendilerini uzayın derinliklerinde buldular!
Etrafları yıldızlarla doluydu, pırıl pırıl parlayan gezegenler yanlarından geçiyordu. Derken, karşılarına kocaman, ışıl ışıl bir küre çıktı. Bu, elbette Güneş’ten başkası değildi! Güneş, sıcak ve dost canlısı bir sesle onlara, “Merhaba çocuklar! Ben Güneş, size etrafımdaki gezegenleri tanıtmak isterim,” dedi.
Uzay ve Uraz, Güneş’in yanında heyecanla beklerken, Güneş ilk olarak en yakındaki gezegeni gösterdi. “Bu gezegenin adı Merkür. Benim en yakın dostumdur, ama çok sıcaktır, o yüzden orada yaşamak zordur,” dedi Güneş.
Sonra, biraz daha uzağa baktılar. “Bu gördüğünüz ise Venüs. O da çok sıcaktır ama havası o kadar yoğundur ki orada yürümek neredeyse imkânsızdır,” dedi Güneş.
Derken, sıra Dünyamıza geldi. Güneş, “Bu mavi ve yeşil gezegenin adı Dünya. Burada okyanuslar, ormanlar ve dağlar var. Üstelik burada yaşayan birçok canlı bulunuyor, hatta siz de buradan geldiniz!” dedi.
Biraz daha ilerlediklerinde, Güneş kocaman bir kırmızı gezegeni gösterdi. “Bu da Mars. Ona ‘Kızıl Gezegen’ deriz çünkü yüzeyi kırmızımsı bir toprakla kaplıdır. Bilim insanları burada yaşam olabileceğini araştırıyorlar.”
Uzay ve Uraz, merakla Güneş’in çevresinde dönmeye devam ettiler. Güneş, büyük, halkalı bir gezegene dikkat çekti. “Bu gezegenin adı Satürn. Çevresinde gördüğünüz o halkalar, buz ve kaya parçalarından oluşur. Çok güzeldir değil mi?”
Sonrasında, Güneş onlara devasa bir gezegen daha gösterdi. “Bu da Jüpiter, en büyük gezegen. Eğer onun üzerinde yürüyebilseydiniz, inanamayacağınız kadar büyük olduğunu fark ederdiniz.”
Güneş’in ışıkları arasında, Uzay ve Uraz bir diğer gezegeni gördüler: Uranüs. “Uranüs, eğik durur ve mavi-yeşil renkte bir gezegendir. Çok soğuktur burada,” dedi Güneş.
Son olarak Güneş, onları Neptün’e götürdü. “Bu da Neptün. Çok uzak olduğu için burada hep soğuktur ve rüzgarlar çok güçlüdür.”
Uzay ve Uraz, Güneş’ten çok şey öğrenmişlerdi. Güneş onlara, “Artık eve dönme vakti geldi çocuklar,” dedi. Bir anda kendilerini tekrar odalarında buldular. Kitaplarına bakıp gülümsediler, çünkü öğrendikleri tüm bu gezegenler artık sadece kitaplarda değil, kalplerindeydi.
Çocuklarınız için Ücretsiz isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.
Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!
Çok güzel bir masal olmuş oğlum isimlerini duyunca çok mutlu oldu çok teşekkür ederiz 😻🙏
Beğenmenize çok sevindik 🥰 Çocukların yüzünde ufacık bir tebessüm oluşturabildiysek ne mutlu bize 💖