Yardımseverlik ve cesaret, en büyük kahramanlıkların kaynağıdır. Kişi, büyük güçlere sahip olmasa da, doğru zamanda arkadaşlarına yardım ederek kahraman olabilir.
Bir sabah, güneş odasının camından hafifçe süzülürken, Alaz en sevdiği Örümcek Adam oyuncağıyla oynuyordu. Oyuncağı, küçük ellerinde dans ettirirken bir şey fark etti. Oyuncak bir anlığına titredi ve o an bir ses duydu:
“Alaz, beni duyabiliyor musun?”
Alaz bir anda irkildi. Gözlerini şaşkınlıkla oyuncağına dikti. Evet, Örümcek Adam konuşuyordu! Minik kalbi heyecanla çarpmaya başladı. “Evet, seni duyuyorum! Ne oldu, Örümcek Adam?”
“Dinozorlar Ülkesi büyük bir tehlike içinde!” dedi Örümcek Adam, sesi ciddiyetle yankılandı. “Dinozorlar yardıma muhtaç ve sadece seninle birlikte bu görevi başarabiliriz. Hazır mısın?”
Alaz’ın gözleri sevinçle parladı. Dinozorlar mı? Hem de gerçek dinozorlar! Daha büyük bir macera hayal edemezdi! Ama nasıl gideceklerdi Dinozorlar Ülkesi’ne?
Tam bu sırada, odasının köşesinde duran ve Alaz’ın en sevdiği kırmızı yarış arabası olan Şimşek birden canlandı. Farlarını hızla yakıp söndürerek neşeyle seslendi: “Ben de varım! Sizi Dinozorlar Ülkesi’ne ışık hızında götürebilirim!”
Alaz, mutlulukla Şimşek’e atladı, Örümcek Adam da hemen yanında yerini aldı. Şimşek’in motoru gürleyerek çalıştı ve birden odanın içi parıldayan ışıklarla doldu. Göz açıp kapayıncaya kadar, Alaz kendini Dinozorlar Ülkesi’nin yemyeşil ormanlarında buldu.
Devasa ağaçlar gökyüzüne uzanıyor, uzakta volkanın dumanları tütüyordu. Alaz’ın gözleri büyülenmişçesine etrafına bakarken, bir grup dinozor onları sevinçle karşıladı. Upuzun boyunlu brontozor, dev kanatlarıyla pterodaktiller, hepsi oradaydı. Ama yüzlerindeki endişe Alaz’ın dikkatini çekti.
“Yardımınıza çok ihtiyacımız var!” dedi yaşlı brontozor, derin sesiyle. “Büyük volkan patlamak üzere ve tüm Dinozorlar Ülkesi’ni yok edecek! Zamanımız çok az!”
Alaz, cesaretle Örümcek Adam’a baktı. “Ne yapmamız gerekiyor?”
Örümcek Adam hızla bir plan yaptı. “Dinozorları güvenli bir yere taşımalıyız. Alaz, sen dinozorları Şimşek’e bindirip uzaklaştıracaksın. Ben de volkanın lavlarını durdurmaya çalışacağım.”
Alaz hiç tereddüt etmeden harekete geçti. Dinozorları tek tek Şimşek’e bindirirken, her biri ona teşekkür ediyordu. Küçük elleriyle dev dinozorları yönlendirmek hiç de kolay değildi, ama Alaz’ın kalbi o kadar büyük ve cesurdu ki, yorulmadan çalışıyordu.
Bu sırada Örümcek Adam, ağlarını kullanarak lavların akışını durdurmaya çalışıyordu. Volkanın kızıl ışıkları etrafa saçılırken, her adımda büyük bir mücadele veriyordu. Ama Alaz’ın yardımıyla her şey yoluna girmeye başlıyordu.
Sonunda tüm dinozorlar güvenli bir yere taşındı. Volkan sessizce durulurken, Dinozorlar Ülkesi’ne huzur geri döndü. T-Rex, devasa adımlarla Alaz’ın yanına geldi ve koca dişleriyle gülümseyerek başını eğdi. “Alaz, sen gerçek bir kahramansın!”
Alaz’ın kalbi sevinçle dolmuştu. “Sadece arkadaşlarıma yardım ettim,” dedi utangaçça. Ama içten içe biliyordu ki, o gün dinozorların kahramanı olmuştu.
Gökyüzü altın rengine bürünürken, Alaz, Örümcek Adam ve Şimşek geri dönmek için hazırlandı. Dinozorlar onlara teşekkür ederek el salladı. Alaz, unutulmaz bir macerayla geri dönerken, artık sadece oyuncaklarla değil, gerçek kahramanlarla dolu bir dünyası olduğunu biliyordu.
Ve o gece yatağında huzurla uyurken, rüyalarında Dinozorlar Ülkesi’ne yeniden yolculuk yapıyordu. Çünkü her şey mümkün olduğunda, hayal gücün seni en uzak diyarlara götürebilir.
Çocuklarınız için isme özel masal yazdırın. Kendilerini özel hissettirecek masallarla onlara unutulmaz anılar bırakın.
Görüşleriniz bizim için çok kıymetli. Masalı okuduktan sonra düşüncelerinizi yazmanızı rica ederiz. Teşekkürler!
